Reçeller, meyveden koku elde etmeye uzanan çok eski bir yiyecek tarihinin günümüzdeki mirasıdır. Reçel, 7.yy'da şeker kamışından şeker üretilebileceğinin keşfinden sonra, şekerin meyvelerle birlikte kaynatılmasıyla ve bunların uzun süre tüketilebileceğinin anlaşılmasıyla ortaya çıkmıştır. Dünya'ya Ortadoğu'dan yayılmıştır. Haçlı seferleri sırasında yaygınlaşan reçel böylece İngilizce de “jely”, Fransızca da “geleé” sözcüğünden türer ve 16.yy'dan sonra yaygın hale gelir. Bizde bilinen en eski reçel gül reçeli olup Mevlevi dergahlarında çok yaygındır.
Reçel üretiminde kullanılacak olan meyve ve sebzenin amaca uygun olması, taze, sağlıklı ve kaliteli olması son derece önemlidir. Önceleri yaz mevsimi ile birlikte çeşitlenen ve bollaşan meyveleri kış aylarında tüketmek amacıyla yapılsa da artık günümüzde gıda sektörünün endüstrileşmesi sonucunda her zaman bulunabilen bir yiyecek olmuştur. Ancak üretilen bir çok reçelde hem tadını zenginleştirmek hemde raf ömrünü uzatmak amacıyla birçok katkı maddesi ilave edilmektedir.
Hatay yörsinden getirdiğimiz kaliteli kabaklardan geleneksel yöntemlerle, katkısız ve en doğal şekilde mutfağımızda yaptığımız kıtır kabak reçeli ile sağlıklı bir kahvaltı sofrasına hayır diyemeyeceksiniz.